Yanılmanın koku nedir ?

Kerem

New member
Yanılmanın Koku Nedir?

Selam dostlar,

Bugün size içimde uzun zamandır dönüp duran bir hikâyeyi anlatmak istiyorum. Hani bazen bir koku gelir burnunuza, sizi bir anda geçmişe, bir hataya, bir yanılgıya götürür ya... İşte öyle bir şey bu. Belki de “yanılmak” dediğimiz şeyin de bir kokusu vardır — bir zamanlar bize ait olan, sonra pişmanlıkla karışan, kalbin bir köşesinde unutulmaya çalışılan bir koku...

Bir Akşamüstü: Yanılgının Başlangıcı

O akşam, Deniz kafede oturuyordu. Masanın karşısında Elif vardı; gözleri biraz uzaklara, biraz da içinde birikmiş cümlelere bakıyordu. Deniz, olayları çözmeyi seven bir adamdı — her şeyin bir nedeni, bir açıklaması olmalıydı onun için. Elif ise duygularla düşünen, anlamak isteyen bir kadındı; konuşmadan, sadece bakarak çözmeye çalışırdı insanı.

Deniz, o günkü tartışmayı hâlâ aklında döndürüp duruyordu.

“Yani,” dedi içini çekerek, “sorunu bilmeden nasıl çözebilirim Elif?”

Elif yutkundu, sesi ince bir rüzgâr gibi döküldü dudaklarından:

“Bazen çözülmesi gerekmez Deniz... sadece hissedilmesi gerekir.”

O an aralarında görünmez bir duvar örüldü. Biri duvarın neden orada olduğunu anlamaya, diğeri ise o duvarın arkasındaki kalbi hissetmeye çalışıyordu. İşte yanılmanın kokusu, belki de tam o anda yayıldı aralarına — sabun gibi temiz görünen ama içinde gizli bir acı taşıyan bir koku.

Erkek Mantığı – Kadın Kalbi

Deniz, ilişkilere stratejiyle yaklaşan tiplerdendi. “Sorun varsa, çözüm de olmalı.” Onun dünyasında duygular bile matematiksel bir denklem gibiydi. Hatalar tespit edilir, düzeltilir, sonra devam edilirdi.

Elif ise daha farklıydı. Bir hata olduğunda önce kalbinde yankısını arardı. Neden incindiğini, neden sustuğunu, neden hâlâ beklediğini sorgulardı. Onun için yanılmak; bir ders değil, bir duyguydu.

Deniz bir gün şöyle demişti:

“Ben seni kırmak istemedim.”

Elif sadece gülümsedi:

“İstememek, bazen yetmiyor.”

İşte o anda Deniz ilk defa anladı: Yanılmak, yanlış bir kararı savunmak değilmiş. Bazen en doğru niyetle, en yanlış adımı atmaktı. Ve o adımın yankısı, bazen bir kokuyla bile geri dönebiliyordu.

Kokuların Hafızası

Aylar sonra, bir sabah sokakta yürürken, bir fırının önünden geçerken burnuna o koku geldi. Taze ekmek, kahve ve Elif’in parfümünün karışımı… Aynı anda içi burkuldu.

Koku, hatıraları çağıran bir zaman tünelidir derler. Deniz, o an kendini Elif’in yanında hissetti. Gözlerinin içindeki o sakinliği, gülümseyişindeki kırılganlığı, bir de sessiz “yanıldın” deyişini hatırladı.

İnsan bazen bir kokuda kaybolur. Yanıldığını orada fark eder. Çünkü koku, hiçbir şey söylemeden hatırlatır. Kelimelerin sustuğu yerde, koku konuşur.

Yanılmak mı, İnsan Olmak mı?

Forumdaşlar, siz de fark ettiniz mi? Yanılmak aslında bir zayıflık değil. Bazen en insanca şey. Çünkü insan yanıldıkça, sevmenin, özlemenin, affetmenin anlamını daha çok anlıyor.

Elif, bir gün Deniz’e bir not bırakmıştı:

“Sen hep çözmeye çalıştın, ben anlamaya. Belki de yanılmadık, sadece farklı kokularımız vardı. Ben duygularla nefes aldım, sen mantıkla. Ama ikisi de insanca.”

Deniz, o notu yıllar sonra bulduğunda, kokusunu hâlâ hissedebiliyordu. Kâğıt, zamanla sararmıştı ama Elif’in parfümü oradaydı. O an anladı: Yanılmanın kokusu, kaybettiğin ama içinde hâlâ yaşayan şeylerin kokusuydu.

Bir Yanılgının Ardından: Sessiz Kabul

Belki de hayat, küçük yanılgıların toplamıydı.

Deniz bunu kabullendi. Elif’in empatisini anlaması yıllar aldı, ama sonunda şunu öğrendi:

Her şeyi çözmek gerekmez. Bazen bir kalbi sadece dinlemek yeter.

O gün, fırından çıkarken burnuna aynı koku bir kez daha geldi. Bu kez gözleri dolmadı, sadece gülümsedi. Çünkü o koku artık acı değil, bir kabul kokusuydu. Yanılmanın, insan olmanın, affetmenin kokusu.

Siz Hiç Yanılmanın Kokusunu Duydunuz mu?

Şimdi dönüp size sormak istiyorum dostlar:

Siz hiç bir kokuda geçmişinizi buldunuz mu?

Bir yanılgının kokusunu duydunuz mu?

Belki bir parfümde, belki bir mektupta, belki de bir sabah kahvesinde…

Yanılmak kaçınılmaz, ama belki de en güzel tarafı, bizi daha insan kılması.

Belki bir gün siz de bir kokuda kendinizi bulursunuz — ve o an, tüm yanılgılar affa dönüşür.

Son Söz

Deniz ve Elif’in hikâyesi, sadece bir aşk hikâyesi değil.

Bu, çözüm arayan bir aklın, hissetmeye çalışan bir kalple karşılaşma hikâyesi.

Yanılmanın kokusu, işte tam burada doğuyor:

Aklın sustuğu, kalbin konuştuğu yerde.

Siz de içinizdeki kokulara kulak verin forumdaşlar…

Belki sizinkisi bir affın, bir hatanın ya da bir başlangıcın kokusudur.

Yorumlarınızı, kendi “yanılma kokularınızı” paylaşın;

çünkü bazen, bir başkasının hikâyesi bizim de içimizi iyileştirir.
 
Çekilen Veri: Callback \YourAddon\Helper::fetchData is invalid (error_invalid_class).